Millî Edebiyat akımı şiirinin etkili olduğu yıllarda halkın yaşama tarzını ve değerlerini yansıtan manzum hikâyeler de yazılmıştır.
Bu konuda Mehmet Akif Ersoy başı çeken şairdir. Konularını tamamen halkın yaşamından alan sanatçı, şiirlerinde sokak dilini kullanmıştır.
Bu anlayışa bağlı olan sanatçıların Ziya Gökalp çevresinde şiir yazan şairlerden ayrılan en önemli yönleri, Türkçülük yerine İslamcılığı öne çıkarmaları, hece vezni yerine aruzu tercih etmiş olmalarıdır.
Şiirlerinde Arapça, Farsça sözcüklerin yanında sokak diline ve günlük söyleyişlere de yer vermişlerdir.
Toplumun siyasî ve ekonomik problemlerinin gerçekçi biçimde yansıtıldığı manzumeler yazılmıştır.
Konusunu halkın yaşama biçimi ve değerlerinden alan manzumelerle ön plana çıkan isim ise Mehmet Akif Ersoy’dur.
Nazmın nesre yaklaştığı ve didaktik bir üslubun göze çarptığı manzum hikâyelerde sanatçı, ele aldığı konuyu bir olay örgüsü içinde vermiştir.
Sanatını toplumun hizmetine adayan Mehmet Akif; manzumelerinde Ziya Gökalp gibi Türkçülüğü değil, İslamcılığı öne çıkarmıştır. Onu Ziya Gökalp ve çevresindeki şairlerden ayıran diğer bir özellik ise hece yerine aruz ölçüsünü kullanmasıdır.