İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı
Başlangıçtan itibaren İslam’ın edebiyatımızı etkilemeye başladığı 11. yüzyıla kadar olan dönemi kapsamaktadır. İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı, sözlü ve yazılı edebiyat olmak üzere iki bölümde gerçekleşti.
a) Sözlü edebiyat
Türklerin yazıyı kullanmasın önceki dönemleri kapsar. Nesilden nesile ve sözlü olarak günümüze kadar aktarılmıştır.
Sözlü Edebiyatın Özellikleri
1. İlk şiirler yuğ, sığır ve şölen adı verilen dinî törenlerden doğmuştur.
2. Destanlardaki kahramanlık temaları; Ayetler aşk ve doğa temalarını aktarıyor.
3. Şiirler, millî standardımız olan saf Türkçe ve hece ölçüsüyle yazılmıştır.
4. Şiir birimi olarak dört parçalı bir ses kullanılır.
5. Yarım kafiye temel alınır.
6. Anonimdir ve şiir ile müzik iç içedir.
7. Ozanlar; hekimlik, büyücülük, din adamlığı gibi meslekleri ilk benimseyen ve toplumda üstün görülen kişilerdi. Bu ozanlara “şaman, baksı, kam, ozan, oyun” gibi isimler verilmiştir.
Sözlü Edebiyatın Ürünleri
Sav
Sagu
Koşuk
Destan
b) Yazılı edebiyat
Türklerde yazının nasıl ve ne zaman başladığı tam olarak bilinmemektedir. Tarihsel kaynaklar IV. yüzyıldan itibaren Türklerle ilgili yazıların olduğu söylense de elimizde bir örnek yoktur.
Yazılı Edebiyatın Özellikleri:
1. İki tür dil kullanılır: Göktürk (Kuzey Türk lehçesi), Uygurca (Güney Türk lehçesi).
2. İki ifade tarzı görülür: Yerel dilde ifade, sanatlı dille ifade ve söylem.
3. İki tür yazı kullanıldı: Göktürk ve Uygur.
4. Edebî geleneklere bağlı olarak dinî olmayan ve dinî konular olmak üzere iki konuda eserler verildi.
5. Şiirlerde hece ölçüsü ve çoğunlukla yarım kafiye kullanılır.
6. Bazı eserler aliterasyon kullanır.
7. Atasözleri ve bazı destanlar bu dönemde yazılmıştır.
8. Elimizdeki en eski metinler 8. yüzyılda yazılan Orhun yazıtlarıdır.